Mustafa Kemal Atatürk’ün 1923’teki Konya ziyareti sırasında çekilen fotoğrafta saha düzlük ve Nazik Önder’in isteği üstüne hoca olan Sabiha Özar, ilanına şahitlik ettiği Cumhuriyet’in 99. sene dönümünü kutlamaya hazırlanıyor.
İzmir’in Dikili ilçesinde oğlu Ersun Özar ile ateş parçası ve 1 Ekim’de 107’nci yaş gününü kutlayan Sabiha Özar, yaşına rağmen metin ve diri yapısıyla konuklarını ağırlıyor.
Davet edildiği programlara gücü yettiğince katılmaya müteharrik Özar, evinde ağırladığı gençlere anılarını anlatıyor.
100 sene esbak hatıraları dün yaşanmış kadar anlatan Özar, Cumhuriyet’in ilanından Atatürk ile karşılaşmalarına haddinden fazla sayıda ilginç anısını aktarıyor.
Konya’bile dünyaya mevrut, Bursa Öğretmen Okulundan mezun olarak öğretmenliğe etap atan Özar, Anadolu’nun değişik illerinde zinde nesilleri beslemek amacıyla 42 yıl çalıştıktan sonradan mütekait oldu.
Özar’ın hayatı, Atatürk ile 22 Mart 1923’teki Konya ziyareti sırasında karşılaşmasıyla değişti. Atatürk’ün, başını okşayarak verdiği “Okuyup öğretmen ol.” tavsiyesini yerine getirmeye karar veren Özar, Balaban Önder’i, Ankara’birlikte ortaokul öğrencisiyken Cumhuriyet Altını’in 10. yıl törenlerine katıldığı tam ve sarıklı okulunda eğitim bilimi gördüğü Bursa’bile Merinos Fabrikasının açılışında dahi müşahede fırsatı buldu.
“Sistem kültürlü içindeydi”
AA muhabirine Cumhuriyet Altını’in ilan edildiği dönemle ait anılarını anlatan Özar, Cumhuriyet rejimine geçileceğinin sinyallerinin daha ilkin verildiğine bel etti.
Özar, “Sistem artık biliyordu. Atatürk, Erzurum’bile ‘Halk iradesi kurulacak.’ dedi. ‘Ya bağımsızlık evet ölüm.’ dedi. ‘Bunun amacıyla çıkıyorum.’ dedi. Cumhuriyet car edildi. Atatürk, Divan’te konuşuyor. Reisicumhur yapıyorlar. Ondan sonra 101 tümden atışı, heyecanlar, değme düzlük fevkaladeydi.” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Altını’in ilanı üzere Atatürk’e minnettar olduklarını tamlayan Özar, şahit olduğu bayramlar ortamında Ankara’bile Dekoratif Kız Ortaokulu öğrencisiyken katıldığı Cumhuriyet’in 10. yılı kutlamalarını unutamadığını dile getirdi. Özar, şöyle konuştu:
“Çarkıt Divan binasının önünde tak kuruldu. Atatürk’ün eksiksiz karşısında duruyorduk. 10. Sene Nutku’nu okudu. Ağladığımı hatırlıyorum. Bilcümle bütün, askerler, ellerinde fenerlerle sokakları dolaştı. ‘Yaşasın Mustafa Kemal.’, ’10 yılda 15 milyon güre yarattık herhangi bir yaşta.’ diyerek ahali, sözleri terane olarak söylüyor. Sabaha büyüklüğünde kimse uyumadı. Tümce ziyalı içindeydi.”
Atatürk’ün namına verdiği “Sarıklı ol.” tavsiyesinin bire bir öngörünün işareti olduğunu belirten Özar, o tarihte beyninde meslek olmamasına karşın 6 yaşındaki benzeri kızdan sarıklı olup milleti aydınlatmasını istemenin eğitime verilen önemi gösterdiğini kaydetti.
Aşılamaya çalıştığı bu milli duyguyla tıpkı azamet kuran Atatürk’ün eş erkek eşitliğine de daim vurgu yaptığını dile getiren Özar, sözlerini şöyle tamamladı:
“Atatürk ‘Kadınlar bile çalışacak, kadınlar dahi okuyacak.’ dedi. Benzeri devletin liyakatli olabilmesi için ‘Halkı aydınlatan, gündeş yetişek tedrisat kurumlarını açan ve burada gençlerini, öğretmenlerini yetiştirerek bu devleti ayakta markajcı bunlardır.’ dedi. Onun için Mustafa Eksiksizlik, okullar açmaya, eğitime haddinden fazla önem verdi. O zaman tek meslek yoktu, deminden ise üniversiteler doluyor. Yaşadığımız fark bu.”
