Ormanlardaki nemli ağaçlar çandır hayvanlarının barınmasında kebir rol oynuyor

Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) vasıtasıyla düzenlenen araştırmada, birçok karışık hayvanının yuva yahut tüneme üzere ormanlardaki buğulu ağaçları seçtiği belirlendi.

ÇAKÜ Eldivan Sağlık Hizmetleri Patika Yüksekokulu Belde Sağlığı Programı koordinesinde TÜBİTAK 1002 programı kapsamında ” Türkiye’de Tıpkı Meşe Ormanına Ilişkin Değişik Meşcere Tiplerindeki Ağaçların Yarasalar Tarafından Kullanma Tercihlerinin Araştırılması Projesi” yürütüldü.

Bu kapsamda akademisyenler, 12 kamer boyunca Çanakkale’nin Lapseki ilçesinde aynı meşe ormanında yarasaların ne dönemlerde ne meşceredeki (farklı orman dokusu) hangi ağaçları barınmak için kullandığına ilgilendiren inceleme yaptı.

İnceleme sonucunda yarasaların yanında çekelez, yediuyur, kuş, böcü kabilinden birçok melez hayvanının yuva veya tüneme üzere nemli ağaçları seçtiği tespit edildi.

Eldivan Keyif Hizmetleri Çığır Yüksekokulunda işyar Dr. Öğretim Üyesi Okan Ürker, AA muhabirine, projeyi farklı fakültelerle multidisipliner yaklaşımla yürüttüklerini söyledi.

Proje kapsamında yer çalışmalarını tamamladıklarını tamlayan Ürker, dört sezon süresince meşe ormanındaki farklı meşcerelerde öncelikle gizil tünek ağaçlarını belirlediklerini dile getirdi.

Ardından potansiyel tüneme özelliklerini teşebbüs etmek amacıyla bu ağaçların içindeki çekelez, ağaçkakan ve böcek delikleri, çeşitli çatlaklar, yarıklar ve kovuk girişlerini endoskopik kameralarla tarayarak yarasa varlığını araştırdıklarını anlatan Ürker, “Bu taramalar sırasında yarasaların birlikte bir nice kuş türünün, sürüngenlerin, küçük ve orta memelilerden sincaplar, yediuyurlar kadar canlıların de ağaçları tüneme amaçlı kullandığını tayin ettik.” dedi.

Ürker, elde edilen veriler sonucunda ormancılık çalışmaları yapılırken aşılanmamış hayatının pekâlâ dikkate alınabileceğine ilgilendiren öneriler geliştirdiklerine bel ederek “Ülkemizin bulunan ormancılık yönetimi perspektifinde saf buğulu ormanların biraz elan izansız planda tutulduğunu tabir edebiliriz. Çünkü daha çok kazançlı öncelikler ön planda tutuluyor. Natürel yaşlı ormanlardan henüz çok tüneme kaydı aldığımızı ayn önünde bulunduracak olursak, ekolojik boyutta tabii yaşlı orman varlığının dikkate alınması gerektiğine çerağ tutuyoruz diyebiliriz.” ifadesini kullandı.

Yarasaların yüzde 70’i ormanları tüneklemek ya da beslenme davranışı amacıyla kullanıyor

ÇAKÜ Çandır Hayatı Aplikasyon ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Tarkan Yorulmaz bile Türkiye’de 39 yarasa türü yaşadığına dikkati çekti.

Türkiye’deki orman varlığının mevki yüzölçümünün yaklaşık yüzde 30’una denk geldiğini vurgulayan Yorulmaz, “Türkiye’deki gece kuşu türlerinin kısaca yüzde 70’i ormanları tüneklemek evet de beslenme davranışı için kullanıyor. Türkiye’de ilk kez gerçekleşen projemiz kapsamında yarasaların orman ekosistemindeki yerini analiz edebilmek üzere ormanları artık ne sebeple tercih ettikleri, tüneme tercihlerini etkileyen unsurlar, ormandaki zararlı evet de yararlı böceklerle ilişkileri nedir kabil soruların karşılığını bulmayı hedefleyen önce etap atılmıştır.” diyerek konuştu.

Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alkan Günlü ise Türkiye’de 1963’te orman amenajmanı çalışmalarında planlı döneme geçildiğini, bu planlarda işletme amacının maksimum odun üretimine yönelik olduğunu aktardı.

Çanakkale’deki yer çalışmalarında buğulanmış ve kurumuş meşe ağaçlarını yarasaların imdi yeğleme ettiğini gördüklerinin altını çizen Günlü, “Bu benim için önceki oldu. Planlamacılarla proje sonuçlarının paylaşılması ve yapılacak planlara bunun entegre edilmesi gerektiğini, bu alanlara dirim bilimsel skala açısından koskocaman bildirme ettikleri üzere kısmen engelleme edilmesi ya üstelik on paralık müdahalede bulunulmaması gerektiğini düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Share: