Özhaseki: “Bu mutluluk Avrupa Birliği ülkeleri ile Amerika ile atlama beygiri başı konuşulan ve beher göstergesi tartışılan aynı mutluluk haline geldi”

AK Fırka Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, “Türkiye temizlendi. Temel ötesinde muhtemelen aynı kilometreye kadar gittik. Demin kendi inlerine kadar 150 kilometre gidiyoruz, bir tane yegâne bulup orada bombalıyoruz, imha ediyoruz, sonraları dönüp geliyoruz.” dedi.

Özhaseki, Kayseri Şeker’in Turhal Şeker Hastalığı Fabrikası’nda düzenlediği 89. çükündür kurum ve şeker üretim kampanyası töreninde, Turhal Şeker Hastalığı Fabrikası’nın Cumhuriyetin önceki yıllarında kuruluşunu tamamladığını söyledi.

Turhal Şeker Hastalığı Fabrikası’nın kıvanma vesileleri ve Anadolu’daki kalkınmanın anne taşlarından biri olduğuna meni fail Özhaseki, “Merhum Büyüklük Bayar iktisat vekiliyken 1933 yılında gelip temelini atar. 1 yıl 2 ay kadar müddet içerisinde üretimevi tamamlanır ve üretime başlar. Yıllarca devam ölçü. Nihayetinde özelleştirmede 2018 yılında bütün inat etmek üzereyken, herkesin bile bir nice dedikodusunu yaptığı ortamda Kayseri Şeker ile alay malay hareket etmeye başlar. Üç fabrika deminden gelişigüzel çalışıyor. Bununla kıvanma ediyoruz.” diye konuştu.

Türkiye’nin tahakküm bire bir ülke olduğunu belirten Özhaseki, şöyle devam etti:

“Lise çağlarında öğretmenlerimizi dinlerken, değişik vesilelerle seminerlere gittiğimizde büyük abilerimiz hep derlerdi ki, ‘Bu ülkenin üç tarafı denizle amma dört tarafı düşmanla kuşatılmış’. Kendi kendime derdim ki, ‘Bu abilerimiz, öğretmenlerimiz biraz paranoyak mıdır, nedir? Niye rastgele tarafımız düşmanlarla kuşatılmış olsun kim’. Ama gördüm ki güvenli olun dört tarafımız değil, dört bir tarafımız düşmanlarla dönük. Bunun farkına vardık, bunu biliyoruz. Birçok zorluğumuz var. İnançlarımızdan kaynaklanan zorluklarımız var. Bizim inançlarımıza götürüm edemiyorlar. Tarihten üstlendiğimiz misyondan hava bize karşıtlıklar var, düşmanlıklar var. Elbette biz heves coğrafyamıza yüzlerce yıl boyunca önderlik yapmış bir ülkeyiz. Bizim büyümemizi istemiyorlar, güçlenmemizi istemiyorlar. Bu ülke Avrupa Birliği ülkeleri ile Amerika ile at başı konuşulan ve beherglas göstergesi tartışılan benzeri devlet haline geldi.”

Özhaseki, kargaşa odaklarının bitmediğini anlatım ederek, “Az Daha 50 sene büyüklüğünde ilk başımıza ayrımsız PKK belasını sardılar. Az Daha 50 yıl geçmiş başımıza sinsi ayrımsız FETÖ belasını sardılar. Sonuç yıllarda IŞİD diyerek, DHKP-C diye niteleyerek ayrımsız derinti örgütler de destan gösterip duruyor. Bu belayla hamdolsun uğraştık ve daha çok ülkede geçim var.” değerlendirmesini yaptı.

Özhaseki, “Onlara huzur bulunmayan. Sağlık de bulamayacaklar. Türkiye temizlendi. Çizik ötesinde galiba bire bir kilometreye büyüklüğünde gittik. Demincek kişi inlerine kadar 150 kilometre gidiyoruz, biricik yegâne bulup orada bombalıyoruz, imha ediyoruz, sonradan dönüp geliyoruz. Illet? Ülkemize eksantrik çeşit gelip, sızdırılmış yapıp tıpkı evladımızı elan şehit etmesinler diye. Bu mücadeleler macerasız olmuyor.” dedi.

FETÖ ile senelerce mücadele edildiğini ve bu belanın altından kalktıklarını anlatan Özhaseki, “Anca sinsi aynı örgüt kim herkesi kült yoluyla avlamışlar. Garibanların çocuklarını almışlar, zenginlerin da zekatını alıp birleştirmişler ve devletin sunu bereketli yerlerine akla yatkın sızmışlar.” dedi.

“Bu 50 sene boyunca sezdirmeden yaptıkları ruh, sunma böylecene 15 Orak Ayı üzere ayrımsız gecede eksiksiz gerçekliğiyle, çıplaklığıyla herkesin önüne çıktı.” diyen Mehmet Özhaseki, sözlerini şöyle tamamladı:

“O ahit bu çirkinliği bütün görmüş oldu. Görmeyenler da görmüş oldu ve Allah’a hamdolsun, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, iradesiyle, cesaretiyle ve bütün bire bir milletin da ayağa kalkmasıyla o kötülüklere da akıbet verdik. Bunları şunun amacıyla söylüyorum. Bu ülkenin zorlukları var. Avrupa’nın ortasında sağlık yana bir ülke değiliz. Bir Hollanda, bire bir Lüksemburg, benzeri Belçika kadar değiliz. Binbir cins zorluklar içerisinde bu başarılar yapılıyor. Bize düşen, elbette bu kötülerle savaşacağız. Onların canına okuyacağız, onlara hayat hakkı tanımayacağız ki burada cümle abat etsin amma bire bir taraftan birlikte haddinden fazla çalışacağız. sakır sakır demeden uğraşacağız.”

Share: