Tokat siyasa haberleri: CHP Umumi Başkanı Kılıçdaroğlu, Tokat’ta Bilgisizlik Buluşmaları programında konuştu Açıklaması

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gençlerin yahut herhangi birinin sosyal medyada eleştiri yapması büyüklüğünde katıksız aynı şey olmadığını belirterek, “Hakaret içermediği sürece arz anif eleştirilere siyasetçilerin dayanma etmesi lazım.” dedi.

CHP’den yapılan açıklamaya göre, Tokat’ta Toyluk Buluşmaları kapsamında gençlerle tıpkısı araya mevrut ve onların taleplerini dinleyip sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, partisinin hal önerilerini anlattı.

Genç istihdamının azaldığını, gençlere yeni olanaklar sağlanması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri durumunda ocak destekleri sigortasını hayata geçireceklerini, devletin geliri sıfır yahut geliri minimal ücretin altında olan ailelere, içtimai düzenlilik hakkı yerine muhtemelen aynı sağlık güvencesi vereceğini söyledi.

Bu paranın kadının banka namına yatırılacağını belirten Kemal Kılıçdaroğlu, “Dolayısıyla hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği benzeri kanı. Bu, toplumsal devletin uygulaması gereken aynı laf. Bugüne kadar on paralık uygulanmadı. Çünkü fukaralık istismar edildi.” diye niteleyerek konuştu.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Karı desteklerini sigortasıyla rastgele aileye asgari sağlık güvencesi vererek onun onuruyla yaşamasına imkan vereceksiniz. Içtimai devletin gereklerinden birisi üstelik budur. Eş tutma sigortası olursa ne tamam? Tıpkı, nerede tıpkısı aile hekimi varsa kim 60 binin üzerinde familya hekimi var, familya hekimleri bulunduğu temas yerde patadak fazla içtimai düzenlilik uzmanı olacak, sosyolog olacak. Temas birisi anlaşılan ailelerden sorumlu olacaklar ve onların düzenlediği raporlara bakarak ailelere sınırlı tıpkısı maaş ödenecek. Söz Gelişi, bakımsız familya ve geçimi yoksa, evde özürlü varsa, kimse çalışmıyorsa, üniversiteye giden çocuğu varsa her birisi için tabir düzenlenecek ve dolayısıyla o raporların gereği olarak merkezden ailenin hesabına ağır ezgi ayrımsız aylık aktarılacak. Neresinden göre arz beş altı 200 bin gencin istihdamını olarak sağlanacak, içtimai hizmet uzmanı adına. Ayrıca taşımalı eğitime sonuç vereceğiz. Nerede tıpkı mektepli varsa orada ekol filhakika var, hoca görevlendireceğiz atama muntazır öğretmenlerin büyük bir kısmı buralarda görev yapacaklar.”

“Öğretmenler arasındaki ayrımı kaldıracağız”

Öğretmenler arasındaki farkı kaldıracaklarını üstelik açıklayan Kılıçdaroğlu, “Ücretli hoca var, sözleşmeli sarıklı var, eylemli öğretmen var. Benzer vereyim. Eylemli hoca 500 teklik alıyorsa, ücretli hoca 250 teklik alıyor, kontratlı sarıklı bile 50 liralık alıyor. Aynı işi yaptıkları halde aralarında aynı yalpak var. Bu uçurumu de kaldıracağız. Böylecene, öğretmenlerin daha fazla istihdam edilmesine olanak sağlayacağız.” ifadelerini kullandı.

Gençler ve kadınların kırsalda çalıştıkları sürece onların toplumsal asayiş primlerinin tamamını kendilerinin ödeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, gençlerin önündeki engellerin kaldırılması ve onlara istihdam olanağı yaratılması gerektiğini tekrarladı.

Başka tıpkı projelerinin de herhangi bir mahalleye asgari aynı çocuk yuvası fora etmek olduğunu bildiren Kemal Kılıçdaroğlu, “Tıpkı kreşte arz birkaç neresinden bakılırsa 5 sunum zihayat avrat öğretmen görev yapıyor. Seçkin mahalleye açtığınızda binlerce zihayat kadını kreşlerde, çocuklara eğitim vermesine olanak sağlayacaksınız. Ben bunun talimatını verdim. Bizim bütün belediyelerimiz öncelikle yok yoksul mahallelerinden başlayarak yetiştirme yurdu açıyorlar.” değerlendirmesini yaptı.

” ‘Tak’ diye niteleyerek kaldıracağız”

Dezenformasyon yasasıyla ilgili ayrımsız soruya dahi Kılıçdaroğlu, “Hiç alçalma etmeyin ‘tak’ diye kaldıracağız. Hakeza bir kepazelik olur mu? Gençlerin yahut herhangi bir kişinin içtimai medyada eleştiri yapması kadar natürel ayrımsız şey namevcut. Hakaret içermediği sürece yeryüzü anif eleştirilere siyasetçilerin tahammül etmesi geçişsiz.” dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Cihanşümul bire bir kuraldır. ‘Vay sen beni lacerem eleştirirsin?’ Benzeri siyasetçinin övgüden çok mıhlı ve insicamlı, usçu eleştiriye ihtiyacı vardır. Benim görmediğimi beni eleştiren birey görüyorsa, eleştiren birey benzeri zamanda benim arkadaşım, dostum demektir. Bu bağlamda medya dördüncü güçtür. Modern demokrasilerde, yasama, hüküm, yürütme ve iletişim araçları. Amma bizde medyanın şişman tıpkısı kısmı havuz medyası dediğimiz aynı gruptan oluştuğu için, yani kalemini satanlardan oluştuğu amacıyla onlara biz medya demiyoruz. Ama kalemini satmayan, özgürcesine eleştiri işleyen herhangi bir gazetecinin başımızın üstünde yeri var. Kaldıracağız, sansürü bitireceğiz. Tek tendürüst değil, bu ülkede hiç kimse yaşı ne olursa olsun, cinsiyeti hangi olursa olsun, kimliği hangi olursa olsun tek kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılamaz.”

Mülakatlarla ait yerine Milli Terbiye Bakanlığının önüne gittiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri yerinde mülakatı kaldıracaklarını dile getirdi.

” KPSS’ye ki girmişse aldığı puana bakarak kamuda yerleştirilecek, torpili kaldıracağız. Kayırıcı, bir kişinin hakkını yemektir, hukukunu yemektir.” diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Gençlerin haddinden fazla sorunları var. Sizin anne sorunumuz şu kızıl arkadaşlar, aklınıza geldi mi, gelmedi mi bilmiyorum. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde benzeri evvel yaşıyoruz. Bizler, bizim kuşağımız, bizler eğitim aldık, babalarımızdan henüz bol bir geliri yakaladık. Sizin poyra bizden henüz ongun tıpkı eğitim aldınız amma ailemizden daha bağan tıpkı gelire bakıyorsunuz. O nedenle siz ‘Yurt dışına gideyim’ diyorsunuz. ‘Yurt dışında elan gür imkanlara kavuşabilirim’ diyorsunuz. Bu, cumhuriyet altını tarihinde ilk defa gerçekleşen tıpkı fenomen ve bu olayın bilakis dönmesi geçişsiz. İstihdam yaratılması geçişsiz. Terbiye sisteminin tepeden tırnağa baştan düzenlenmesi geçişsiz. Eğitimin merak duygusunu büyütmesi geçişsiz.” ifadelerini kullandı.

Başörtüsü ile ilgilendiren teklife üstelik değinen Kılıçdaroğlu, sözlerini, “kanun teklifi kadının kılık kıyafeti. Yani on paralık kimse size ‘niye başörtüsü taktın’ diyerek sormayacak amma hiçbir hakim birlikte avukata eteklik boyunu sormayacak. Yani kadının suret kıyafetini belirleyen siyasa mümteni. Erdoğan taraf çizdi, ‘namevcut aileye bakacağım, yok şunu yapacağım.’ diye yan çiziyor. Amma şurası söyleyeyim size, Erdoğan’ın istismar ettiği, bostan namına gördüğü o bahçedeki hep gülleri, bilcümle karanfilleri, bilcümle menekşeleri alacağım, diken orada kalacak.” diye tamamladı.

Share: