İmamoğlu’ndan İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik açılan terör soruşturmasına ilişkin gözde açıklama Açıklaması

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediyede düzenlenen soruşturmaya değinerek, “İstanbul’da abuk sabuk aynı yıldırı soruşturması ile önümüze dikilmeye çalışan, ‘İstanbul’daki seçimi kaybettiğimde hüngür hüngür ağladım’ diyen akılla ve İstanbul’un seçildikten sonradan benzeri hukuksuz engelleme ile görevden alınmasına rağmen yapılan bugünkü müdahalelere ayn yuman, yöntem iradesinin üstünde olmadığına dayalı yegâne benzeri açıklaması olmayan ‘o’ akılla bile uğraşmak için azimli ayrımsız kardeşiniz var karşınızda” dedi.

İstanbul Büyükşehir Şehremini Ekrem İmamoğlu, değişik temaslarda mevcut olmak için Bilecik’e geldi. Burada 6’lı masanın yer başkanları ve sivil cemiyet örgütleri temsilcileri ile tıpkısı araya mevrut Başbuğ İmamoğlu, gündeme ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulundu. Açıklamasında ‘İstanbul’a yapılan yer altı treni yatırımlarına’ değinen Başkan İmamoğlu, “İstanbul namına tığ Türkiye’nin seçme noktasıyla tarihi bir tesanüt örneğini yeşerttik. Tarihi diyorum zira İstanbul’un geçmişteki bütün arşivleri bizde var. Biz arşivleri tutuyoruz yani kayıtlı var. O kayıtları tığ tutmadık, hangi tarihte ki görev yapmışsa o tuttu. Yani tığ İstanbul’dahi bildirme fazla metronun hangi yıl yapıldığını ya da hangi dönüş yapıldığını biliyoruz. O kayıtları tığ tutmadık, söz gelişi Şekil dönemini Bedrettin Merkez tuttu. Nurettin Sözen dönemini Sözen tuttu. Recep Tayyip Erdoğan’ın dönemini kendileri tuttu derken hakeza geldi. Nedeniyle oradaki sıralama bizim eserimiz değil, oradaki sıralama herkesin kendi eseri ve tabloya yansıyor yani kimin hangi yaptığı ve hangi yapmadığı o bakımdan bu kayıtlarda tığ değiştiremeyiz. Yani isteseniz bile tür oynatamayız. Yani söz gelimi 0,8 kilometre yapmışsa birisi 0,21 yazamayız yani 1,8 kilometre yaptı diyemeyiz. 1994-99 arası görev yapmış kişilerin yaptığı metro kilometresini değiştiremeyiz” diye niteleyerek konuştu.

“Kapımızı kim nüans ise buyursun gelsin, hizmet edelim dedik”

Konuşmasında belediyeler ile yapılan hareket birliklerine üstelik değinen Komutan İmamoğlu, “Bu ahit yaptığımız dayanışmanın tüm Türkiye’de hangi kadar faal işlemler ve dönüştüğünü ifşa etmek istiyorum. Süfli 450’ye yakın yerli yönetime katkı sunduk, koştuk arayanın kapısına koştuk, kapımıza çalanla oturup proje konuştuk ve her yerde evire çevire eserler üretmeyi bol eserler üretmeyi, yöresine katkı sunan yani Kars Susuz’dan, Edirne’nin İpsalası’na, Antakya’üstelik Hatay’dan, Gaziantep Karkamış’ta sınırdan Sinop’un Dikmen’ine bilcümle ilçelerine Amasra’sına Türkiye’nin gelişigüzel yerini kadar bilcümle beldelere ilçelere büyükşehirlere el birliği ruhu içerisinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi elinde ne imkan hangi hikmet var ise paylaşma konusunda üstün bir himmet içerisinde olduk. Hususi bir birim kurduk; bu ünite yardımıyla bilimsel, beceri benzeri çalışma sunduk. Cumhuriyet Altını Halk Partili’yiz, ‘Cumhuriyet Ahali Partili belediyeler gelsin’ demedik, Kavim İttifakı Uray Başkanıyız, İYİ Partili belediye başkanları gelsin demedik. Tam aksine kapımızı kim ayırtı ise buyursun gelsin, bakım edelim dedik” şeklinde konuştu.

“Bunu bilakis vermek isteyen bir akılla cebin karşıyayız”

Açıklamasında Cumhur İttifakı’ndan olan belediyeler ile de çalıştıklarını fakat bunları bazen bilinmeyen yaptıklarını öne süren Başbuğ İmamoğlu, “Kapımızı araklayıcı bazı belediyeler bilindik ittifakın belediyeleri, ‘Ya bizi bilirseler başımıza iş açarlar’ dedikleri üzere onların hizmetlerini gizliden yaptık. Katkılarımızı gizliden sunduk. Yapmayız demedik, reklam yaparız de demedik. Tanrı şahittir, vallahi üstelik billahi bile demedik. Çünkü millete memlekete yapılan işin reklamını inanınız ki hayatım süresince geçmiştir kul de agâh Allah birlikte agâh, siz bol yapın o bilinir. Zaten sağlık esasen bilinsin diye bile yapılmaz. Şehir faydalansın diye niteleyerek yapılır. Maltalık hakeza tıpkı şey ama bunu bilakis vermek isteyen bire bir akılla cebin karşıyayız. Düşününüz ki ülkemizde hiçbir dönem yapılan hizmetler bire bir siyasal partinin hizmeti diye anılmamıştır. Ama bu gün AK Fırka projesi diye benzeri özdek artık. AK Tümen’nin yaptığı güreşçi köprüsü, YANLIŞSIZ Parti’nin yaptığı nöbet. Allah’tan kork, onların hepsinde 86 milyon insanın parası var. Benim param var senin paran var öbürünün parası var hakeza bir molekül namevcut. Yani bol şeyler yapılır alkışlanır, incitici şeyler yapılır eleştirilir. Ama benim projem diyerek tıpkısı anlam yoktur, tıpkı siyasal partinin projesi diye bir kavram olamaz. Milletimizin projesi, devletimizin projesi” ifadelerini kullandı.

“Kararlı tıpkısı kardeşiniz var”

Konuşmasından daha sonradan İstanbul Büyükşehir Belediyesine açılan soruşturmalara değinen Başkan İmamoğlu, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“İstanbul’birlikte abuk sabuk aynı terör soruşturması ile önümüze dikilmeye müteharrik ‘İstanbul’daki seçimi kaybettiğimde hüngür hüngür ağladım’ diyen akılla ve İstanbul’un seçildikten sonraları bire bir hukuksuz engelleme ile görevden alınmasına rağmen, yapılan bugünkü müdahalelere ayn yuman ve Yöntem iradesinin üzerinde olmadığına dayalı tek bir açıklaması sıfır o akılla dahi dövüşmek amacıyla Bilecik’teyim. Kararlı ayrımsız kardeşiniz var karşınızda. Makamı, yolu, yolculuğu evet birlikte makamı olmaksızın yurttaş Ekrem İmamoğlu adına milletimizin iradesini vuracak bu darbeyi çelmek, önüne teslim etmek için. İşte o dönemde ilan ettiğim, ‘İstanbul’u çıkmaz sokak gezeceğim, Türkiye’mizi site kent gezeceğim’ dediğim üzere bugün Bilecik’teyim.”

“Biz buna gelemeyiz”

Kendisine cebin bir engelleme girişimi olduğunu savunan ve buna alın durulması gerektiğini dile getiren Komutan İmamoğlu, “Ancak ifade etmek istediğim şu var bu yapılan veya yapılmaya çalışılan sürecin bu şekilde darbelemeye çalışan bu müdahaleyi Ekrem İmamoğlu’na yapılan bire bir müdahale adına asla görmeyiniz. Bu müdahale Türkiye’de ayrıksı yerlerde da yapılır, bunlara da karşıyız, bakın bozuk oturacağız doğru konuşacağız. Adaletli olacağız, adalet önemlidir. Yani hukuksuzluğa karşı, adaletsizliğe cebin samut dilsiz şeytandır. Buna biz gelemeyiz; hukuksuzluk varsa, Diyarbakır’daysa orada cebin koyacağız, Mardin’bile ise orada alın duracağız, İstanbul’daysa orada karşı duracağız. Memlekette adaletsizliğin olmadığı bu cennet vatanın 86 milyon fiyat hissedar olduğu bu ülkenin bireylerinin değme yerde hakkının korunduğunu, bu ülkenin seçme karış toprağında hissettiremezsek o tek şahsiyet us zaman masraf yarın ayrıksı bire bir bir tane kişilik us dirimlik Allah korusun. Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. yüzyılına bunu yaşatmaya hiçbirimizin hakkı yoktur. Onun üzere sorumluluğumuz büyüktür” ifadelerine yer verdi.

“Ego siyasetin bu büyüklüğünde erken yaşta algılandığı tıpkısı eksantrik devir hatırlamıyorum”

Sonuç dönemde siyasetin haddinden fazla er yaşlarda algılanmaya başlandığını ve bunun üstelik kaygılardan kaynaklandığını tamlayan Başbuğ İmamoğlu, “Burada kâin hepimiz milletçe 86 milyon insanımızla istediğimiz şu, seçkin birimizin ismi kızıl harflerle tarihe geçsin. Tığ öyle tıpkı değişimi anca aynı dönüşümü yaşatalım ki bu ülkemize biz bizlerin ismi 86 milyon insanımızın ismi değerli harflerle tarihe geçsin. aksi takdirde banal esmer iftira olarak tarihe geçeriz, gelecek nesillerimiz tek unutmaz, ayıplarlar. Evlerinizde torunlarınızın, çocuklarınızın, kızlarımızın, oğlanlarımızın, gençlerimizin kaygılarını lütfen anlamaya çalışın. Ben siyasetin bu kadar er yaşta algılandığı bire bir bambaşka ahit hatırlamıyorum. Hatırlayan varsa söylesin, ben 4-5 yaşındaki çocuklardan duyduğum cümleleri inanın titreyerek dinliyorum. Şüphesiz böyle tıpkı tehdidin hakeza ayrımsız sürecin farkında olabilirler” açıklamasında bulundu.

“Meselemiz ‘A’ partisi, ‘B’ partisi değildir”

Açıklamalarında akıbet kendisine Budun İttifakı’nın çalışmalarına değinen Başkan İmamoğlu, şunları söyledi:

“İmkanım olsa 86 milyona insanımızla kabullenmek isterim paylaşacağım, lütfen sizler dahi konuşun. Sizler birlikte paylaşın meselemiz ‘A’ partisi, ‘B’ partisi değildir. Altılı masanın ortaya koyduğu ittifak süreci tüm üstelik bunun adresidir, milletin ittifakıdır, milletin iktidarına yürüyüşüdür. Bunun karşısında apayrı aynı ruh asla ve asla muvaffakiyetli olmamalıdır, olanaksız. Bütün alay malay liyakatli olmalıyız. Bu itilaf ruhunu daha bile büyütmeliyiz siyasi üslubumuzu işimizin gücümüzün eşhas olmadığını partiler olmadığını, biberli rejimin çok güçlü bire bir sisteme dönüşmesini, Cumhuriyetin demokratlık ile taçlanmasını adaletli bir büyüklük olmasını istiyoruz, bu duygularla buradayım. Bunun doğusu, batısı, güneyi, kuzeyi bulunmayan. Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i yok. Biz milletçe, aynı arada Türk milletiyiz. Milletçe bir arada çok bulunmaz bire bir devletin, vatan topraklarının evlatlarıyız. Bu duyguyla var olun, bu duyguyu büyütelim.” – BİLECİK

Share: