Namevcut olmaya yüz tutan ön meyvelerini çoğaltıyorlar

RİZE – Rize’birlikte yok olmaya yüz tutan ön meyveleri kadınlar vasıtasıyla aşılanarak çoğaltılıyor.

Rize’nin Fındıklı ilçesinde Ekincilik Odası’nın 2016 yılında başlattığı proje ile birlikte yöreye ilişik bulunmayan olmaya beniz tutmuş meyveler aşılanarak çoğaltılıyor. Ziraat Odasında çalışamaya başlayan 19 karı amacıyla Yalova’dan Rize’ye gelen aşıcılar, kadınlara aşılamanın elbet yapılacağını öğretti. Ilkah yöntemini öğrenen kadınlar evde edep etmek namına Tarım Odasına ilişik bahçeye gelerek rekiz aşılaması yapmaya başladı. Kadınlar aşılamanın yanında fidanların budamalarını ve temizliklerini yaptıktan bilahare satışa hazır arkaç getiriyor. Yapılan projeyle gelişigüzel 2016 yılından bu zamana büyüklüğünde toplamda 82 bin ağaç aşılandı.

“Yalova’dan istekli aşıcılar getirttik ve sonuç aşılatmaya başladık”

Bulunmayan olmaya yüz tutan ön meyvelerini tekrardan çoğaltmak için aşılama yöntemini öğrenmek üzere arzulu grup getirdiklerini belirten Fındıklı Tarım Odası Başkanı Mehmet Şanlı Ödemiş “İzmir Ödemiş’ten ve Yalova’dan semere fidanı getirttik ve ağaç satmaya başladık. O süreçte çiftçilerimizin bize anadan görme fidanlar sordu. Müşteriler çıpa elmayı, laz elmasını, laz armutunu, hececülü, eğrisap bulunmayan mu? kadar bu yöreye ilgilendiren fidanları meyveleri sorduğu dikkatimizi rezerv bizde sebep kişi meyvelerimizi çoğaltmayalım diye niteleyerek düşündük. Hem üstelik bulunmayan olmaya yüz tutmuş meyveler için Yalova’dan heveskâr aşıcılar getirttik ve sonuç aşılatmaya başladık” dedi.

“2016’dan bu yana 82 bin fidan aşıladık”

2016 yılında başladıkları projede şu anne büyüklüğünde 82 bin ağaç aşıladıklarını belirten Ödemiş, “Yemiş aşılamaya 2016 yılında başladık. 2016’dan bu yana 82 bin direk aşıladık. Bunların tüm köydeki lokal meyvelerimiz. Yaklaşık bugüne büyüklüğünde 60 cins bulduk. Köylerde bunları çoğalttık ve öncelikle Fındıklı’daki üyelerimize elan sonraları toprak dışındaki zihayat Adapazarı’ndan Sinop’tan Türkiye’nin nerdeyse bilcümle illerinden talepler oldu. Fakat bu taleplerin hepsi bizim Rizeli Trabzonlu ve Artvinli hemşerilerimiz. Yıllar geçmiş buradan taşınmışlar barhana etmişler ama buradaki laz elmasının tadı onların aklında. Damağında kaldığı üzere oralardan çok yavaş talepler geldi. Aşılama sürecinde arkadaşlarımız istihdam ettik. 19 eş istihdamı yaptık. Bu ürettiğimiz meyveler arkadaşlarımızın ürettiği diyelim. Onların yoluyla üretildi, tığ hemen orkestra şefliği yaptık. Arkadaşlarımız üretti ve öz istihdamlarını kendileri sağladılar. Kaybolmaya yüz tutmuş semere fidanlarından kestirmece 2 bahçede 300 fidanın üzerinde fidanımız var ve buradaki amaçla 100 yıl sonradan çeşitleri ne köyde bulurum diyerek aramayacak gelecek ve Fındıklı Ziraat odasının dikme bahçesinden alıp çoğaltabilecek” şeklinde konuştu.

“Meyveleri aşılamak başka bir önsezi”

Meyveleri aşılayarak kâr veren ağaçlardan yiyenlerin kendilerini anmalarının farklı tıpkısı duygu olduğunu rapor eden Gülşen Ergüven ise “Aşılamada Muasır ustamız gelince hafta sonları gelince kere alarak satışlarda her kalem bire bir şeyde yararlanıyoruz. Meyveleri telkin etmek bambaşka tıpkı önsezi. O duyguyu devam etmek haddinden fazla farklı aynı şey. Tıpkı asıl yavrusunu büyüterek geliştirerek evlendirip torunu dercetmek kadar tıpkı öz bu bile zat evimizden zat ilkah büyümesi ve ürün vermesi bu ruh eksantrik benzeri çeşit duygudur ve ilerde torunlarımız yaşlılar yaşlandıkça bizi anmaları, bizden şu güç göz aşı yaptı denmesi ve etraftaki yakarış almak haddinden fazla farklı ayrımsız ruh” ifadelerini kullandı.