Siirt’in tescilli battaniyesinin ustaları, mesleği geleceğe koymak istiyor

Siirt’te tiftikten battaniye dokumacılığı özne ustalar, unutulmaya beniz tutan mesleklerini gelecek nesillere aktarmak istiyor.

Türk Nişancı ve Işaret Kurumunca 19 yıl önceki tescillenen Siirt battaniyesini ilmek karşılık olmak dokuyan ve el becerisine müstenit işlerini yürütme fail ustalar, teknolojiye direnen mesleklerinin kaybolmaması üzere çalışıyor.

Tezgah sayısı 300’lerden 50’lere kadar düşen kentte “ahali emeği ayn nuru” battaniyeleri dokuyan ustalar, kaybolmaya yüz markajcı bu sanatın türe ettiği değere kavuşmasını istiyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Geleneksel Halk Sanatları Sanatçısı Vadullah İşçi, AA muhabirine, yavru yaşta babasının birlikte başladığı mesleği 54 yıldır sürdürdüğünü söyledi.

Battaniyenin tiftik keçisinin saf mülevven tüyünden imal edildiğini tamlayan İşçi, tiftiğin çokça kaliteli ve dosdoğru bir eser olduğunu anlattı.

Battaniyenin ömrünün sunma bir iki 70 yıl olduğunu tabir fail İşçi, “Bütünü ahali dokumadır. İstediğiniz büyüklüğünde kullanın, yıkayın, tarayın renkleri solmaz. Kışın çok hamam tutuyor.” dedi.

Tiftikten henüz önce seccade ve battaniye üretildiğine değinen İşçi, şu anda çanta, perforaj, heybe ve türlü bezek eşyalarının birlikte yapıldığını söyledi.

Battaniyeye kapanca, alfabe ve logoların de işlendiğine dikkati calip İşçi, şöyle konuştu:

“Bir Vakitler bunların hepsi elle yapılıyordu. Şu anda sayısal makineler bundan sonra ve battaniyemiz üstelik buna uzlaşma sağlıyor. Elle dokuduğumuz parçaların konusunda abece ve logo kabil çalışmaları makineyle işliyoruz. Battaniyemiz haddinden fazla kıymetlidir ve kenti ülfet fail heybet büyükleri ve sair misafirlere battaniyemiz ihsan ediliyor.”

Mesleğini çokça sevdiğini ve istekle sürdürdüğünü anlatan İşçi, “Elimden geldiğince bu mesleği gelecek nesillere de aktarıyorum. Şu anda 5-6 şakirt yetiştirdim ve bu mesleği onlara birlikte öğrettim. Bu konuşma tecezzi edilmesin, ati kuşaklara üstelik aktarılsın.” ifadelerini kullandı.

“Bu mesleği demincek belletmek biraz ağırlık”

Siirt battaniyesi alanında “sanatçı hüviyet” sahibi Faraç İtil (52) de 8 yaşındayken tanıştığı cet mesleğinin çokça mesai talip bire bir meslek olduğunu dile getirdi.

Kentteki tezgah sayısının yeteri kadar olmadığını tamlayan İtil, şunları kaydetti:

“Siirt battaniyesinin tanıtılarak ati nesillere aktarılması amacıyla çalışmaların artması gerekiyor. Elimizden geldiğince tanıtıyoruz. Fuar ve etkinliklere katılıyoruz ama aksiyon bizimle bitmiyor. Siirt battaniyesini az dışına tanıtmak geçişsiz. Bu mesleği güncel nesle öğretmek az buçuk print, rahata alışmışlar, herif tıpkısı madde öğrenecekse biraz zahmete katlanması geçişsiz. Siirt ile özdeşleşen bu hanek iri aynı derece.”

“Battaniyemiz çokça metin, tabii ve renklerini kaybetmiyor”

Siirt Üniversitesi Siirt ve Yöresi Umum Sanatları Araştırma ve Aplikasyon Merkezi bünyesinde ruh gösteren atölyede battaniye dokuyan ustalardan Adnan Evin (48) ise kısaca 300 almanak geçmişe topluluk bu sanata ilginin rastgele sabık aktarılma daha dahi azaldığını anlattı.

“Babadan kalma mesleği sürdürüyorum. Ayrımsız müddet ben birlikte bu mesleği bıraktım ve apayrı tıpkı iş yaptım. Bu sanatı sevdiğim amacıyla yeniden başladım. Henüz birlikte istekle sanatımı yapıyorum.” ifadelerini kullanan Habbe, sanatın eski canlılığına kavuşmasını istediklerini dile getirdi.

Özgür Harman (42) birlikte 7 yaşında masura sararak babasının yanında başladığı mesleği 35 yıldır sürdürdüğünü ve temas güzeşte ahit kendisini geliştirdiğini söyledi.

2008 yılından bu yana darülfünun bünyesinde çalıştığını tamlayan Harman, şöyle konuştu:

“Bu sanatı biraz elan geliştirip farklı motiflerle bezeklemek istiyordum. Allah’a şükür üniversitemizin desteğiyle bunu gerçekleştirdim. Bunlardan biri Mevlana Hazretleri’nin tablosudur. Tarihte tek zaman tiftikten bu şekilde elle dokunmamış. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Fatih Padişah Mehmet ile Osman Hamdi Bey’in Kaplumbağa Terbiyecisi tablosunu de tiftikle dokudum.”

Harman, “Biz bu sanatı az buçuk henüz geliştirip insanlara tanıtmak istiyoruz zira battaniyemiz haddinden fazla dimdik, tabii ve renklerini kaybetmiyor.” dedi.

Hüseyin Tekin (52) birlikte komşularının yardımıyla öğrendiği mesleği 14 yaşından bu yana sürdürdüğünü kaydetti.

“Bu meslek hak ettiği yerde değil. Ağız Ağıza insanın bukağılık gücü ve karşı teriyle yapılan kültürel bir meslektir. Elan önceki bu meslekle ailesinin geçimini sağlayıcı yırtıkça demin bunu yapamıyor. Bu mesleğin çağ atlaması ve ati kuşaklara aktarılması geçişsiz.” diyen Uğurlu, tezgah sayısının el genelinde artması amacıyla bindi beklediklerini söyledi.

İl Milli Eğitim Müdürü Bahir Edip da bu sene kurulan Siirt Tekemmül Enstitüsü’nde battaniye dokumacılığı özellikle girmek amacıyla kentte kaybolmaya beniz markajcı mesleklerin yaşatılmasına yönelik kurslar düzenleyeceklerini söyledi.

Share: