Bakan Bozdağ: Cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülerin 3’te 1’i uyuşturucudan

ADALET Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye’birlikte terörle olduğu gibi uyuşturucuyla de çalışkan savaşım verildiğini belirterek, “Bugün cezaevlerinde kısaca 330 bin tutuklu hükümlü var. Bunun 3’te 1’i uyuşturucuyla ilişkin suçlardan vakfedilmiş yahut mahkûm olanlardan oluşuyor” dedi.

Nazır Bozdağ, CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu’nun esrar ile ilgilendiren sözlerine ilgilendiren, “Şu anda seçime gidiyoruz. İktidarı suçlamak için elinde bu kadar veri varsa Sayın Kılıçdaroğlu, bence evvel kamuoyuna çıkmalı; bu bilgileri, belgeleri, delilleri, baronların isimlerini tek biricik açıklar. Ondan bilahare üstelik bu delilleri, bilgileri cumhuriyet savcılığına dahi gönderir. Şu anda Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu vukuf, doküman ve baron listeleri, elinde antrparantez hangi varsa bunları cumhuriyet savcılığına iletmesine, göndermesine engel hangi var? Namevcut. Yasa engeli var mı? Namevcut. Bu paylaşımlar dediği iddialar bana göre birer iri iftiradır ama onun dediği dilden ‘iddialar’ diyelim. Doğruysa bundan sunma balaban zararı kim görecek? Halk İttifakı görecek, AK Parti görecek. O ahit madem ki ‘YANLIŞSIZ Tümen uymazlık görsün, milletin gözünden düşsün’ istiyor, bundan elan şişman bire bir vesile peki mu? O ant kul buradan ‘Hodri meydan’ diyorum. Hangi varsa çık medyaya açıkla. Savcılar burada, savcılara birlikte götür ver. Benim kanaatim şu; Sayın Kılıçdaroğlu’nun  linde benzeri vukuf, vesika, delil bulunmayan. Belirgin kaynaklardan edindiği ya da kendilerine dökme bir madde varsa birtakım dedikodular türlü” diyerek konuştu.

‘BİR ANNE TEHALÜF LİDERİ BUNU DİYEBİLİR Mİ?’Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının Türkiye’ye beis verdiğini vurgulayan Bozdağ, şöyle konuştu: “Muazzam bir esas muhalefetin lideri şunu der mi? ‘Türkiye akan açığını uyuşturucudan elde ettiği parayla kapatıyor’ diyebilir mi? Bu hangi almak? Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni esrar ticareti yapmakla ve mızrap baronu olmakla suçlamaktır ki bu büyük benzeri iftiradır, haddinden fazla iri benzeri suçlamadır. Buna kimsenin hakkı yoktur. On Paralık kimse böyle bir iftirayı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’hangi dahi hükümetine de asayiş güçlerine birlikte yöneltemez. Türkiye’birlikte terörle deli dolu ayrımsız uğraş verildiği gibi mızrap ile dahi aktif tıpkısı uğraş veriliyor. Bugün cezaevlerinde yaklaşık 330 bin tutuklu ve hükümlü var. Bunun 3’te 1’i uyuşturucuyla ait suçlardan vakfedilmiş veya hükümlü olanlardan oluşuyor. Bu, hükümetin bu konuda hareketli ve kararlı mücadelesinin somut tıpkısı göstergesidir. Türkiye’nin beherglas yerinde buna dayalı hareketli ve azimli mücadele sürdürülüyor.”‘ŞİDDETLE KINIYORUM’Vekil Bozdağ, CHP’li milletvekillerinin Yalova’de mahkeme heyetine tepki göstermelerini de değerlendirerek, “Bu tepkiden mavera aynı madde. Mahkeme heyetine umum branş sallayarak saldırıyorlar, yük kuruyorlar. Karar görevini yapanları etkilemeye çalıştıkları kabilinden adil yargılamayı birlikte etkilemeye adım ediyorlar. Hakaret ediyorlar. Hakeza tıpkısı rezaleti Türkiye yaşamadı. Kimse Türk yargısına buyruk ve emir veremez, tavsiye mektubu ve telkinde bulunamaz, baskı ve yıldırma yargıya yöneltemez, yargıya halk dal sallayamaz, kürsüde entelekt fail heyete yürüyemez. Buna hakkı birlikte yoktur, haddi üstelik yoktur. Bu, CHP zihniyetinin ülfet devleti anlayışının ilkelliğini gösterir. Bu vükela kendini birlikte haddini bile bilmeyen, ülfet de tanımayan egemenlik bağımsızlığı ve tarafsızlığını da esasında tanımadıklarını anlatım eden ilkel tıpkısı anlayışı o dönüş o salonda ortaya koydular. Çabuk kınıyorum. Sadece kınamakla bile kalmıyorum. CHP’nin yetkili organlarını bu yargıya karşı hukuk devletine karşı yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığına cebin yapılan saldırılar karşısında, bu saldırıları yapanlar üzerine sıkı işlemleri işletmeye çağırma ediyorum. Hukukunun hükümlerini işletmesi geçişsiz” dedi. ‘DOKUNULMAZLIKLARINI KALDIRIN’Vekil Bozdağ, bu milletvekilleri hakkındaki soruşturmanın Ankara Cumhuriyet Altını Başsavcılığı marifetiyle yürütüldüğünü hatırlatarak, “Bunlarla ilgilendiren tahkik tamamladıktan sonra Adalet Bakanlığı’na, Hak Bakanlığı dahi Cumhurbaşkanlığı’na, Cumhurbaşkanlığı da Meclis’imize gönderecektir. Benim buradan Sayın Sedir Başkanı’na, Sedir’in haddinden fazla sayın üyelerine çağrım şudur; lütfen bu milletvekillerinin dokunulmazlıklarını anayasaya akıllıca biçimde kaldırın. Milletin yargısına el branş sallayan, hakaret eden, yük kuran bu milletvekillerini el salladıkları yargının önüne çıkarın” diye konuştu. ‘İSVEÇ VE FİNLANDİYA’DAN İADE OLMADI’Bozdağ, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyelik sürecini izlem ettiklerini belirterek, şöyle konuştu:

“Bugüne kadar Türkiye’den İsveç ve Finlandiya’evet giden maharet heyetler oldu. İsveç ve Finlandiya’dan Türkiye’ye mevrut beceri heyetler, iadeler üstünde değerlendirmeler yaptı amma iadeli bu sürecin parçalarından vakit kaybetmeden benzeri tanesi. Bildirme oylumlu kısmı ise terör örgütlerinin finansmanı, terör örgütlerine sunulan destek. Terör örgütleri mensupları için adli süreçlerin işletilmemesi. Türkiye’ye kapalı-küşade uygulanan zırh ambargosu ilkin tevessül etmek amacıyla takatli çok ambargonun gözden geçirilmesi. Terörle savaşım üzerine Türkiye’nin beraberinde olunduğunun sadece lafla değil uygulamayla üstelik gösterilmesidir. Bunun üzerinde duruluyor. İsveç ve Finlandiya, Türkiye’ye verdikleri sözleri namına getirirse Türkiye üstelik bunlara verdiği sözü yerine getirecektir. Şu anda yapılan, NATO üyelik müracaat sürecinin başlatılmasıdır amma bu sürecin nihayete ermesi, Türk parlamentosunun onayına bağlıdır. Bu icazet olmadığı sürece NATO üyeliğinin nihayete ermesi bahis konusu değildir. İsveç da Finlandiya üstelik Türkiye’nin bu tutumunu biliyor. Biz izlem ediyoruz. Onlar birlikte ara sıra sözlerini adına getireceklerini tabir ediyorlar. Türe Bakanlığı yargının iadesini kâm ettiği kişilerle ilgilendiren adli yardımlaşma sürecini dahi işletiyor. İsveç ve Finlandiya’dan bugüne büyüklüğünde adli yardım talebi kapsamında, iadesini istediğimiz kişilerle ait yaptıkları her iade olmadığını bildirmek isterim.”