ESRA SAF PERVAN
Sarıklı Metin Lokumcu’nun; Cumhur Reisi Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakan olduğu dönemde Artvin’in Hopa ilçesine ziyareti sırasında yaşanan olaylarda polisin biber gazı kullanması dolayısıyla kalp krizi geçirerek hayatını yitirmesi ile ilgili 13 polis güçleri hakkındaki müdrike bugün bitmeme etti. Sülale avukatı Meriç Eyüboğlu, “Şevahit bizim ufkumuzu açacak bilgiler verdiler bizlere. Bu görüngü tutanağı, olayı anlatan mazbata değilmiş. Böylelikle mahkemede üstelik anlatıldı bu” dedi.
Hoca Takatli Lokumcu’nun; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakan olduğu dönemde Artvin’in Hopa ilçesine ziyareti sırasında yaşanan olaylarda polisin biber gazı kullanması nedeniyle kalp krizi geçirerek hayatını yitirmesi ile ilgili 13 polis hakkındaki enstantane bugün, Trabzon 2. Kilolu Ukubet Mahkemesi’nde devam etti.
“BU TABIR BU DAVANIN AÇILMASINDA HADDINDEN FAZLA YARARLI OLDU”
Murafaa sonrası dava avukatı Meriç Eyüboğlu, mufassal benzeri duruşma gününü geride bıraktıklarını belirterek şöyle konuştu:
“Mahkeme erte da devam edecek ayrıntılı tıpkı duruşma günüydü. Fenomen tutanağında imzası olan polisler tanık adına dinlendiler. 31 Mayıs 2011’den o devir ki olay tutanağından bahsediyoruz. O tarihte Hopa’da ve Artvin’dahi memur olan polislerdi bugün dinlenenler.
Bugün haddinden fazla yarayışlı bilgiler öğrendik. Kül 12 yıldır söylemiş olduğumuz gibi olay tutanağının elan bilahare düzenlendiğini, düzenleyenin kim olduğu bilinmemekle alay malay altında imzası bulunanların gelişigüzel mazbata yazmadığını, hatta sabaha cebin 5.00’te polis güçleri lojmanlarına gidilip tutanağa imza attırıldığını öğrendik.
Şahitler bizim ufkumuzu anahtar bilgiler verdiler bizlere. Bu olay tutanağı olayı anlatan tutanak değilmiş sonunda mahkemede bile anlatıldı bu. 2012 yılında Dayanıklı hocamızın kaybından sonradan o dönemde beğenilen gazların ölüme neden olduğuna ilişkin başvurulacak hiçbir düz olmadığı için adli tababet kurumu dış ehlivukuf olarak başvurulacak tek yer olmadığı üzere Türk Tabipleri Birliği’ne başvurmuştuk. TTB, başvurumuzu sunduğumuz ölü açımı CD’sini dosyadaki verileri inceleyerek tıpkısı bilgi kurulu oluşturarak bire bir tabir vermişti. Mukavim Lokumcu o dönem maruz kaldığı kimyasal gazlar ortada direkt angajman olduğunu söylüyordu. Bu tabir bu davanın açılmasında çok hayır oldu.”
“KİMYASAL GAZLARLA ÖLÜMÜN İLİŞKİSİ OLDUĞUNU AÇIKLAMAYA ÇALIŞTIM”
Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, heyet ve avukatlar tarafından sorular sebebiyle raporu henüz net açıkladığını belirterek şöyle konuştu:
“2012’birlikte hazırladığımız ifade konusunda köle raporda saptadığımız kamu bulguları ve bu kimyevi gazlarla ölümün aynı ilişkisi olduğunu anlatmaya çalıştım. Hâkimiyet mensupları anlattıklarımı çokça tıbbi benzeri kapsam olduğu için akıllıca aynı dilde anlatabilmişimdir. İki tarafın avukatları birlikte duruşma heyetinin soruları de esasen benimde anlatim üzerindeki detayları elan bol tıpkı şekilde sunmama imkân sağladı. Zira yazdığınız anlatim benzeri alfabe formatında konuşarak açığa kavuşuyor.”
“BU DAVA TÜRKİYE’NİN ALEM DAVALARINDAN”
HDP İstanbul Saylav Yüksek Kenanoğlu, tanıkların olay gününe dair işine geldiği şeyleri hatırladığını belirtek şöyle konuştu:
“Mütehammil Lokumcu davası Türkiye’nin bayrak davalarından aynı tanesi. Gördüğümüz şu bugünde bunu gördük bu süreçte bu çeşit davalar uzun uzun tıpkı süreye bittabi tutuluyor. Aradan yıllar geçiyor, yargılamayla ait birtakım hususlar daha çok kimileri yoluyla hatırlanamaz ayla geliyor. 12.yılına giriyoruz dolayısıyla şahitler, bazı görüngü esnasında orada kâin insanlar, tutanak altında imzası olan polisler. İşine geldiği noktalarda çakıl taşına kadar detayları hatırladılar, amma işine gelmedikleri noktalarda da ‘aradan 12 yıl geçti, hatırlamıyorum’ diyebildiler.”
