İzmir’birlikte gelinlik ve tuvalet dükkanlarının ağırlıkta olduğu Mimar Kemalettin Caddesi’nde bir lahzada serian değme mağazanın camında “Eleman aranıyor” yazılarını almak cins. Öge açığını bloke etmek için İstihdam için Mesleksel Terbiye Programı (İMEP) ile dikiş kursları düzenleniyor, başkaca kursiyerlere her dönme amacıyla 90 lira sevap birlikte ödeniyor fakat istem fazla olmadığından sektörün eleman ihtiyacı karşılanamıyor.
Gelinlik ve abiyenin başkenti İzmir, oluşum sektöründeki öge açığını kapamaya çalışıyor. Makineci, kesimci, ahali işçisi ve monteci öge ihtiyacı, ahit geçtikçe artıyor. Bu işleri yapabilen kişilerin yaş ortalaması ise 35’in altına inmiyor. Mimar Kemalettin Caddesi’nde az daha seçkin mağazanın camında “Makineci aranıyor”, “Monteci aranıyor” yazıları hücre çarpıyor. İzmir Terziler ve Konfeksiyoncular Odası Başkanı Mustafa Emniyetli, İMEP ile dikiş kursu düzenlediklerini fakat genellikle ecnebi tabiiyetli kişilerin kursa katıldığını belirtti. Türk kursiyerlerin de kursa bağlam göstermesini amaçladıklarını tamlayan Komutan Emin, tekstil sektöründe elaman ihtiyacının gestalt safhada olduğunu ve Han Kaymakamlığı, İzmir İl Milli Eğitim Bilimi Müdürlüğü, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği ve İzmir Terziler ve Konfeksiyoncular Odası namına bu açığı kapatmak amacıyla icraat yaptıklarını söyledi. İzmir’in gelinlik ve abiye esnafı ise eleman ihtiyacının çok alçak olduğunu aktararak “Yeter kim eş, tığ da işi öğretiriz” dedi.
Kursiyerlere dünyalık ödeniyor
İzmir Terziler ve Konfeksiyoncular Odası Başkanı Mustafa Emin, “Oluşum piyasasında makineci, umum işçisi kabilinden mesleklerde açığın az çok erdemli olduğunu söyleyebiliriz. Biz, düzenlediğimiz kurslarda yetişen elemanlarımızı işyerlerine yerleştiriyoruz. Fakat kurslara rağbet, istediğimiz düzeyde değil. Alelhusus yabancı uyruklu arkadaşlarımız bağ gösteriyor. Şu dakika bitmeme fail kursumuzda yemeden içmeden biricik Türk kursiyerimiz var. Kursa katılanlara gelişigüzel ahit için 90 lira dahi veriyoruz. Ayrıca bu kursların uzatılmasını planlıyoruz” diye konuştu.
“Gençleri bulmakta zorlanıyoruz”
Bakir neslin genelde masa başı işlere umu ettiğini kaydeden Başkan Emniyetli, “Biz gençleri bu sektörde çalışmaları üzere inandırma etmeye çalışıyoruz. Oluşum sektöründe Türkiye, dünyada dar ülkelerden biri. Bu yüzden eleman açığını kapatmak zorundayız. Bu işi öğrenen kişilerin gelişim bulma sıkıntısı olanaksız. Kâfi kim bize gelsinler, işi öğrensinler. Sağlam çok firma bizi arayıp makineciye, monteciye ihtiyacı olduğunu söylüyor. Bu açığı kapatmazsak elaman bulma sıkıntısı kalıp safhaya çıkacaktır. Sektöre dinç soy sop katılmıyor. Genelde firmalara 30 yaşın üstündeki kişiler başvuruyor. 20’li yaşlardaki gençleri bulmakta zorlanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Piyasada sakil anlamda makineci açığı var”
Dikiş Makinesi Eğitmeni Semra Şans birlikte kurs üzerine şunları söyledi: “Kursiyerlerimize ilk ilk dikiş makinelerini öğretiyoruz. Nazari eğitimin peşi sıra uygulamaya geçiyoruz. Mütenevvi egzersizler yaptırıyoruz ve belirli tekniklerle parçadan bütüne hareket etmeyi öğretiyoruz. Bluz, pijama takımı kadar ürünleri dikmeyi öğrenmelerini sağlıyoruz. Piyasada ciddi anlamda makineci açığı var. Ağırşak bittiğinde kursiyerlerimiz imdi tıpkısı firmada çalışabilecek durumda oluyor.”
Biricik Türk kursiyer
Kursun bir tane Türk kursiyeri Rüya Kurtaranlar, “Kursta evvel haftayı geride bıraktık. Ego 31 yaşındayım ve hep giyim firmalarında eş konusunda çalıştım. Kendim dahi üretim fayrap etmek için bu kursa katıldım. Öz ürettiklerimi harcamak istiyorum. Ağırşak bittikten sonra makineci arayan bire bir firmada çalışıp işi iyice tecrübe ettikten sonra kişi atölyemi yapmak istiyorum” sözlerine kayran verdi.
Suriyeli hoca, dikiş eğitiminde
Kursta hele Suriye’den mevrut yabancı uyruklu kursiyerler eğitim görüyor. Bu kişilerin beyninde Frenkçe, fizik, hikmet öğretmeni olan ancak göç ettikleri İzmir’üstelik yapı sektöründe harıldamak üzere uğraşanlar bile var. Suriye’da hikmet öğretmenliği eden Türkiye El Ramadan, “Suriye’üstelik öğretmenlik yapıyordum amma burada bu işi öğrenmeye çalışıyorum. Öğrendikten sonra terzilik işleri tahsis etmek istiyorum” derken, Sare Halife ise “Benim mesleğim yoktu. Bu kursa gelerek işi sanmak ve hareket sağlamak istiyorum” dedi.
“Bu meslekte başıboşluk bulunmayan”
Gelinlik firması sahibi, bir zamanda mültezim Çiğ Canlıyiğit Ercan, “Sektörümüzde mültezim, makineci, el işçisi, monteci ihtiyacı var. Bu yüzden amal yetişmiyor. Ben kesimciyim, eşim üstelik makineci. Şu anda el işçisine ihtiyacımız var. Eşim eğer umum işçisinin yanında tıpkı makineci henüz bulursa dışarıdaki bambaşka işlere üstelik koşturabilecek ama şu anda takkadak makine işini yapmaya vakti kalıyor. Çevredeki farklı esnafın birlikte eleman ihtiyacı haddinden fazla çok. Bizim mesleğimiz nedense küçümseniyor. Sistem masa başı hareket istiyor. Bu meslekte başıboşluk yok. Mesleği hıfzetmek isteyenlere işi öğretiriz. Hele gençleri bekliyoruz. Zira 35 yaşın altında elaman yok. İzmir’deki bir nice firmada öge aranıyor” diye konuştu. – İZMİR
