Ankara’bile 28 yaşındaki kurye Samet Özgül trafikte tartışma yaşadığı H.İ.D., M.D. ve B.A.’nın bıçaklı saldırısı sonucu hayatını kaybetmişti. Güdük sürede yakalanan şüphelilerden H.İ.D. tutuklanırken, M.D. ve B.A. adli taharri gibi serbest bırakılmıştı. Şüphelilerden 2’sinin başıboş kalmasına tepki gösteren Özgül’ün ailesi, söz konusu şahısların tutuklanarak cezaevine gönderilmesini istedi. Genç adamın yaşadığı evin önünde toplanan iş arkadaşları, yakınları ve ailesi hazırladıkları afişlerle ve pankartlarla hak çağrısında bulunarak suçluların en vahim cezayla yargılanması gerektiğini söyledi.

“BANA KİMSE VERI VERMEDİ”

Özgül’ün gözü buğulu annesi Hacer Yağmur, “Oğlum olayın ardından hususi hastaneye götürülüyor. Orada hangi şekilde engelleme edildi bilmiyoruz. Çocuğumdan bana saatlerce haber gelmedi. Zanlılar, uyuşturucunun arkasına binaen herhangi bir istediğini tahsis etmek zorunda mı? Erkin mütezayit iki kişinin esasen yakalanıp cezaevine gönderilmesini istiyorum. Bire Bir olayı ferda bambaşka birisine yapmayacaklarını nereden biliyoruz? Oğlum hastaneye kaldırıldığında bana kimse veri vermedi. Bu hastanenin polisi evet da güvenliği namevcut mu, bana bozukluk malumat vermediler? Bütünü cezalarını çeksin. O hastanedekiler üstelik cezasını çekecek. Bana sebep kimesne ayrımsız hikmet vermiyor?” dedi.

“ADALET İSTİYORUM”

Asıl Yağmur, suçluların arz pahal cezayı alması gerektiğini söyleyerek, “Oğlumun tek suçu yoktu. Babası tutmuş, oğlu kesmiş. Senin babalığın batsın. Asla denetimli serbestlik istemiyorum. Kâfi imdi. Türe istiyorum. O adamlar mızrap satıyor yetmiyor, çocuklarımızı kesiyor. Bunlar ilişik sayrılarevi açılsın, tedavi etsinler bunları. Benim çocuğumu babası tutmuş, çocuğu kesmiş. Bana imdi mülevven içki içmek haram. Ego çocuğumu beyaza bürüdüm, kendimi birlikte siyaha. Onlar üstelik mahkemeye çıktığı antlaşma üçüne bile en ayraç beyaz zehir takım giysi göndereceğim. Bu çocuğun litrelerce bellek aktı. O sayrılarevi çalışanları kazandıkları paraları şüphesiz harcayacaklar?” ifadelerini kullandı.

“SEBEP ENGELLEME EDİLMEDİ”

Özgül’ün babası İsmail Hakkı Özgül ise oğluna zamanında müdahalede bulunulmadığını tez ederek, “Bütün suçluların bulunmasını ve o özel hastanenin soruşturulmasını istiyorum. Hastanede o dakika engelleme ika imkanı varken sebep engelleme edilmedi? Eğer müdahale edilseydi belki da benim oğlum şu an yaşıyor olacaktı. Dem kaybından öldü benim çocuğum. Hastanenin önündeki kaldırımda yatmasına rağmen kimse ilgilenmemiş. Benim çocuğum kendisiyle konuşmaya gelindiğini zannediyor. O anda nagehan saldırıyorlar” şeklinde konuştu.

“HERKESİ CANINDAN BEZDİREN BİR AİLE”

Koca Esat Özgül dahi zanlıların haddinden fazla sayıda suça karıştığını müstakbel sürerek, “Kardeşimi öldüren on paralık kimesne eliyle soğuk, herkesi canından bezdiren ayrımsız ocak. Babası taksicilik yapıyor ama onun dışında bile seçme tip mekan basık, çarpma etme konularını rahatlıkla yapabiliyorlar. Ben ailem amacıyla aralıksız âdem kabilinden süregelmek amacıyla çalışıyoruz. Bir durumda ben birlikte kalabilirdim. Trafikteki öldürmelerin cezaları bu kadar yalınç olmamalı” dedi.